ÇİLEKLİ MİLKALI KURABİYE

Yumuşacık kurabiyelerin hepsine zaafım var ve sanırım kahve-kurabiye ikili olmadan günüm geçmiyor. Her seferinde aynı kurabiyeyi yemek de biraz sıkıcı olduğundan bende evde ne varsa kurabiyenin içine koyup farklılaştırıyorum. Bu sefer de kurabiyemin şansına çilekli milka çıktı. Çok yoğun çikolata sevenler ve çikolataya doymak isteyenler için süper bir tarif. Şimdiden ellerinize sağlık:)

Malzemeler;

• 110 g tereyağ
• 1/2 bardak toz şeker
• 1/2 bardak toz esmer şeker
• 1 yumurta
• Dr. Oetker vanilya aroması (veya vanilin) 
• 1 çay kaşığı karbonat
• 1 su bardağı un
• 2/3 su bardağı kakao
• 1,5 su bardağı damla çikolata
• 1 paket çilekli milka çikolata 

Yapılışı;

1. Oda ısısındaki yumuşak tereyağ, şeker ile krema kıvamına gelinceye kadar çırpılır.
2. Yumurta ve vanilya aroması eklenir ve çırpılmaya devam edilir.
3. Kuru malzemeler karıştırılır önce yarısı eklenir karıştırılır, daha sonra tamamı eklenir iyice karıştırılır.
4. Son olarak damla çikolata (miktarını damak zevkinize göre ayarlayabilirsiniz) eklenir, üzeri kapatılır ve 2 saat buzdolabında bekletilir. 
5. Buzdolabından çıkan kurabiye hamurdan 1 yemek kaşığı alınır ortası açılır ve 1 parça milka çikolatası koyulur. 
6. Hamur top halinde yuvarlanır ve yağlı kağıt serilmiş tepsiye aralarında genişçe boşluklar bırakılarak dizilir. (yapılışını aşağıdaki videoda izleyebilirsiniz)
7. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 10-12 dakika pişirilir. 
   
   
   
   
   
   
   

AFİYET OLSUN!:)

TAHİNLİ CEVİZLİ RULOLAR

Çok severek yaptığım "Cinnamon Rolls" yani "Tarçınlı Rulolar" tarifini bu sefer tahinli-cevizli yaptım. Pufur pufur bu çörekleri gerçekten çok seviyorum. Hatta piştikten sonra bir kısmını buzluğa atıyorum, kahvaltılarda ısıtıp balla, reçelle, yerfıstığı ezmesiyle yemek için:) Şimdiden ellerinize sağlık :)

Malzemeler;

Hamuru için;

• 1 bardak 2 parmak eksik süt
• 1/2 bardak su
• 100 g tereyağ
• 1 paket kuru maya
• 1/2 çay bardağı toz şeker
• 4 bardak un (550 g)
• 1 çay kaşığı tuz
• 1 yumurta, 2 yumurta sarısı
• zeytinyağ

İç dolgusu için;

• 1 çay bardağı tahin
• 1 çay bardağı şeker
• 1 bardak ceviz
• 1-2 kaşık tereyağ

Üzeri için;

• 1 yumurta
• 2 yemek kaşığı toz şeker
• 3 yemek kaşığı su

Yapılışı;

1. Süt ve su bir tencerede ısıtılır, tereyağ eklenir, eriyince ocağın altı kapatılır.
2. Sıcakken 1 kaşık şeker ve maya eklenir iyice karıştırılır ve üzeri kapatılır, 10 dakika(kabarana kadar) bekletilir.
3. Derin bir kapta un, tuz ve geri kalan şeker karıştırılır.
4. Unun ortası açılır  ve ılık sütlü karışım eklenir.
5. Hamur biraz toparlanıp, iyice çırpılmış yumurtalar eklenir.
6. Hamur tezgaha alınıp yaklaşık 10 dakika boyunca pürüzsüz bir hamur elde edene kadar yoğurulur. (elinize yapışan yumuşak bir hamur olursa un ekleyip yoğurabilirsiniz)
7. Zeytinyağ ile yağladığınız bir kabın içinde üzeri, yağlanmış streç filmle kapatılıp yaklaşık 2 saat (2 katına çıkana kadar) sıcak bir yerde dinlendirilir.
8. Tereyağ eritilir, tahin ceviz ve şeker karıştırılır.
9. 2 saat sonunda kabaran hamur bir daha yoğurulur ve dikdörtgen biçimde açılır.
10. Üzerine önce tereyağ ardından kenarlarında 1 parmak bırakacak şekilde tahinli karışım sürülür.
    
11. Hamur gevşek bir şekilde sarılır ve 2 parmak kalınlığında kesilir.
    
12. Yuvarlak bir kalıbın altına (ben kelepçeli kalıp kullandım) yağlı kağıt serilir ve hamur parçaları yerleştirilir.
    
13. Üzeri tekrar kapatılıp, 1-2 saat, kabarana kadar dinlendirilir.
    
14. Kabaran rulolarımızın üzerine iyice çırpılmış bir yumurta sürülür ve önceden ısıtılmış 180 derece fırında üzeri kızarana kadar yaklaşık 25-30 dakika pişirilir.
15. Fırından çıkan Tahinli ruloların üzerine karıştırdığımız su ve şeker sürülür ve servis edilir.

NOT; "Aynı tarif tahin ve ceviz yerine 3 yemek kaşığı tarçın koyulup Tarçınlı Rulo olarak da yapılabilir."

AFİYET OLSUN!:)

KUZU BÜRYAN KEBABI

Kısa bir aradan sonra tekrar merhabalar:) Bu kısa aralar olmasa, çok daha fazla ve düzenli olarak tarif ekleyebilsem keşke. Malesef minik bir bebeği olan her anne gibi zaman benle, ben zamanla yarışıyorum. Bazen yaptığım yemeklerin fotoğrafını çekecek vakit bulmakta bile zorlanıyorum. İlgi delisi ve gün içerisinde yarım saatten fazla uyumayan bir bebekle neler yapılabilirse bende o kadarını yapıyorum. Ondan başka bir şeylerle ilgilenmek, onunla oyun oynamak vakit geçirmek yerine kendimle alakalı bir şeyler yapmak, onun zamanından çalmak gibi geliyor. Onunla alakalı herhangi bir şeyi; bir ses, bir bakış, bir davranışı kaçıracağım diye heranımı onunla yaşamak geliyor içimden, ben de öyle yapıyorum. Neyse günler sonra bilgisayarın başına oturabildiğime ve benim minik bebeğim uykuya daldığına göre şimdi azıcık tarif zamanı.

Kuzu etiyle pek aram yoktur normalde ama elimde kocaman bir kuzu but vardı ve onu en lezzetli şekilde değerlendirmek istedim. Yemek hazır olduğunda ortaya çıkan görüntü de, lokum kıvamında yumuşacık etler de beni memnun etti. Özellikle bayramlarda, kurban etiyle yapılabilecek kalabalık sofralara çok yakışacağını düşündüğüm "Kuzu Büryan Kebabı" veya "Büryan Pilavı". Şimdiden ellerinize sağlık:)

Malzemeler;

Eti için;

• 1 kuzu but
• 1 adet büyük soğan
• 2-3 diş sarımsak
• Su
• Defne yaprağı
• Kekik, kırmızı pul biber, karabiber, tuz

Pilavı için;

• 3 bardak pirinç
• 1 adet büyük soğan
• 1 adet havuç rendesi
• 2-3 adet domatesin rendesi
• 1 kaşık salça
• Kırmızı pul biber, tuz, karabiber
• Et suyu

Üzeri için;

• Tereyağ
• Badem

Yapılışı;

1. Et ve diğer tüm malzemeler ve baharatlar tercihen düdüklü tencereye konulur. Üzerin 2-3 bardak su eklenip, etler kemikten ayrılana kadar (düdüklü de en az 1 saat) pişirilir.
2. Pilav için; soğanlar küp küp doğranır kırmızı toz biber eklenip 1-2 kaşık tereyağında pişirilir, üzerine sırasıyla salça, havuç eklenir kavrulmaya devam edilir. Daha sonra pirinç eklenir kavurulur, domates ve tuz karabiberi eklenip 1-2 dakika daha pişirilip ocağın altı kapatılır.
3. Pişen etler yağları ayrılıp, incecik didiklenir.
4. Et suyu süzgeçten geçirilir.
5. Büyük bir borcama veya güvece önce pilav koyulur.
   
6. Ardınca etler eşit olarak pilavın üzerine dağıtılır.
   
7. En üzerine et suyu ve eklenir (toplamda 5 bardak olacak şekilde) kekik ve pul biber serpilir.
   
8. Üzeri komple alüminyum folyayla kapatılarak önceden ısıtılmış 200 derece pişirilir. Pişmesine son 5-10 dakika kala üzeri açılır ve etler kızarır. (Eğer ki güveçte yapıyorsanız, kısık ateşte ocağın üzerinde de pişirebilirsiniz)
9. En son olarak arzu edersiniz önceden haşlayıp kabuğunu soyduğunuz bademleri, tereyağında kavurup servis etmeden önce üzerine dökebilirsiniz. 

AFİYET OLSUN!:)

SEVGİLİLER GÜNÜ KURABİYESİ

 

Sevgilinize hala bir hediye hazırlamadıysanız ona minik kurabiyeler yapın, hem gözüne hem de midesine hitap edin. Erkeklerin midesiyle, kalbi arasında çok güçlü bağ var. O yüzden midesini güzel lezzetlerle doldurarak onları çokça mutlu edebilirsiniz. Bu kurabiyenin tarifi "Yılbaşı Kurabiyeleri"nin aynısı tek farklı lezzeti. Tarçın ve zencefil yerine kakao karıştırıp çikolatalı, vanilya aroması(veya 2 Paket vanilin) ekleyip vanilyalı, limon kabuğu ve aroması ekleyip limonlu yapabilirsiniz.  Yapmanız gereken tek şey pasta malzemeleri satan bir dükkandan istediğiniz renkte şeker hamuru ve istediğiniz şekilde kurabiye kalıbı almak. Daha sonra pişen ve soğuyan kurabiyelerinize, şekillendirdiğiniz şeker hamurlarını bal sürerek yapıştırdınız mı tamamdır. (şeker hamurunu elinizle biraz yumuşatıp, daha sonra merdaneye yapışmaması için biraz nişasta ekerek açabilirsiniz) Gimsa tarzı büyük marketlerden de kırmızı bir kutu alıp, güzel de bir notla süslediniz mi miss gibi bir hediye oldu. Çok sevildiğiniz, musmutlu bir 14 Şubat sizin olsun! Sevgiyle kalın...

 

 

Kurabiye tarifi için tıklayın--->

 http://burceninnotlari.blogspot.com.tr/2015/01/yilbasi-kurabiyeleri.html



 

 

BİR SEVGİLİLER GÜNÜ YAZISI...

Özel günlere karşı olanlar bende size karşıyım! Sevgililer günü "Aman çok gereksiz", doğumgünü "Ben doğum günü kutlamasını sevmem", yılbaşı "İşte bunlar hep gevur icadı" diyenler lafım size. Yılda toplasanız 3-5 özel gün var sevdiklerinizi hatırlayacağınız, onları ufak sürprizlerle mutlu edeceğiniz, düşündüğünüzü belli edeceğiniz... Bunu yapabilmek bu kadar zor olmamalı. Bize her gün sevgililer günü, sevgilimizi hatırlamamız için illa sevgililer günü mü olması lazım diyenlere soruyorum "En son ne zaman sevgilinize, eşine bir çiçek , bir çikolata aldınız?". Arada bir  işten dönüşte elinde bir buket nergisle gelenler, durup dururken ufak sürprizlerle belki küçücük bir kinder sürprizle sevdiğini şımartanlar, eve gelirken şöyle bol çikolatalı bir pasta alanlar lafım kesinlikle size değil, size her gün sevgililer günü 14Şubatı kutlamasanız da olur:) Peki ya geride kalanlar? Üzerinde bu kadar düşünmenize bu özel günleri bu kadar sorgulamanıza ne gerek var? İşte size sevdiğinizi mutlu etmek için bir fırsat. Televizyonda reklamlar, sokaklarda satıcılar, her yerde billboardlar bas bas bağırıyor "Sevgililer Günü" hadi O'nu hatırla diye. Kırmızı ışıkta dururken baloncu yanına yanaşıyor "Abi kalpli balon al (eve, sevdiğinin yanına eli boş gitme) diye". Gülcü geliyor " Abi güzel bayana bir gül hediye et". Tüm pastaneler kırmızı, pembeli kalplere bürünüyor; çikolatalar, pastalar, kurabiyeler. "Çok yoğunum zamanım yok", elinizde telefon karşınızda bilgisayar tüm sosyal medya çiçekçi, çikolatacı, butik, takıcı.. Tek "tık"la her şeyi halledebildiğimiz bu zaman da bahanelerin en büyüğü benim için yoğunluk. Hayat sevdiklerimizle paylaşınca güzel, sevdiklerimiz olmasa, onlarla her anımızı paylaşmasak ne anlamı kalır yaşamın. Onları mutlu etmek bu kadar kolayken neden bu "Aman ne gerek var" tavrı. İster kadın olun, ister erkek, yaşınız kaç olursa olsun sevdiklerinizi mutlu etmekten, onları düşündüğünüzü göstermekten çekinmeyin. Anneler gününde annenize eli boş gitmeyin, yaşınız mı küçük paranız mı yok kahvaltıyı siz hazırlayın peyniri kalp şeklinde kesin, Babalar gününde babanıza sevdiği bir yemeği yapın, kahvesini siz götürün, şöyle süslü bir meyve tabağı hazırlayın ve onlara sahip olduğunuz için ne kadar şanslı olduğunuzu, Onları ne kadar çok sevdiğinizi anlatın. Sevdiğini söylemekten korkan insanlardan olmayın. Hayatta en çok sevgisiz büyüyen insanlardan korkarım. Çünkü onlar sevmeyi bilmezler, sevdiklerini kaybetmekten korkmazlar. Doğum günlerinde bir brownie alıp üzerine mum koyup arkadaşınıza, sevdiğinize götürmenin maddi değeri yok ama manevi olarak hissettirdikleri çok. Düşünceli insan olmak güzeldir, sevdiklerinizi şımartmak güzeldir, hiç bir zararı yoktur aksine mutluluk bulaşıcıdır, siz ne kadar mutlu ederseniz, çok daha fazla mutlu olursunuz. Diyeceğim o ki "ÇOK SEVİN" "ÇOK MUTLU EDİN" "SARILIN" "ÖPÜN" "KOKLAYIN" "KIYMET BİLİN". Yarının ne getireceği belirsizken içinde bulunduğunuz anı doyasıya en mutlu en keyifli şekilde yaşayın!
SEVGİLİLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN!

BUGÜN NE PİŞİRSEM?

Günün Menüsü;

• Şehriye Çorbası
• Tantuni

http://burceninnotlari.blogspot.com.tr/2015/02/tantuni.html

• Fırında Patates Kızartması

http://burceninnotlari.blogspot.com.tr/2015/02/firinda-patates-kizartmasi.html

• Çoban Salatası

AFİYET OLSUN!:)

FIRINDA PATATES KIZARTMASI

İlk bloğu açmaya karar verdiğim zaman hangi tarife baksam basit geliyordu. Aman mercimek çorbasının da tarifimi paylaşılırmış, salatamı yok artık salatanın da tarifimi olurmuş, diyordum. Bu nedenle yemek tarifi paylaşmak aklımda bile yoktu. Daha sonradan çevremdekilerin istekleri ve beni takip eden insanların mesajları üzerine yemek tarifi de paylaşmaya karar verdim. En başta paylaşırken çekincelerim vardı, ne kadar da basit tarif bu da paylaşılır mı, diye tepki alacağımı düşünüyordum. Sonra farkettim ki Google da en çok aranan tariflerin başında "Pirinç Pilavı" geliyor. Kimi yeni başlayanlar her türlü tarife açık pilav yapmayı dahil Google a soruyor, bilenlerin ise kime zaman hangi yemeğin yanına ne pişirebilecekleri o anlık akıllarına gelmiyor. Yemek pişirmek her gün yapılan bir eylem olduğundan sürekli yeni tarif düşünmek zor oluyor. İşte bu nedenlerle artık en kolay tarifleri bile düşünmeden paylaşıyorum. Yemek yapmak için çok az vakti olanlar ya da "Bugün ne pişirsem?" diye düşünmekten sıkılanlar için. Bu da benim gibi çok yağlı şeyleri sevmeyen ama çıtır çıtır, bol baharatlı patates kızartmasından vazgeçemeyenlere gelsin:)

 

Malzemeler;

1. Patates (isterseniz donmuş patates de kullanabilirsiniz)
2. Sarımsak
3. Zeytinyağ
4. Köri baharatı, pizza baharatı, kekik, nane, pul biber, tane karabiber, tuz

Yapılışı;

1. Patates parmak kalınlığında doğranır. (Arzu ederseniz kabuklarını iyice yıkayıp, kabuklu patates de yapabilirsiniz.)
2. Sarımsaklar kabuğunu soymadan gelişigüzel patateslerin üzerine dağıtılır.
   
3. Biraz zeytinyağ ve baharatlar eklenip karıştırılır.
4. Önceden ısıtılmış 200 derece fırında pişirilir.

 

NOT: Tantuninin yanında, bir de çoban salatasıyla iyi gidiyor:)

 

AFİYET OLSUN!:)